Bizi İstanbul'dan okuyanlar az sonra benim gözümden okuyacakları Gülhane Parkı'nı defalarca ziyaret etmişlerdir belki de. Ben yine de İstanbul'da yaşadığı halde denizi bile görme fırsatı bulamamış insanlarımızın olduğunu göz önünde bulundurarak önce bir yer tarifi yapayım. Gülhane Parkı, Fatih'in Eminönü semtinde yer alır. Marmaray'ın Sirkeci durağının tramvay çıkışına çok yakındır. Osmanlı döneminde Topkapı'nın dış bahçesi olarak kullanılıyordu. Yani bir saray bahçesinde dolaştığınızı bilmenizi isterim. Tarihe tanıklığı bununla da kalmamış tarihimizde ilk demokratikleşme adımı olarak bilinen Tanzimat Fermanı burada okunmuştur. Bu sebeple fermana, Gülhane Hatt-ı Hümayunu da denir. Park ilk olarak 1912 yılında halka açılmıştır ve o zamandan beri çeşitli düzenlemeler geçirerek günümüze gelmiştir. Eee bu kadar emekten sonra bize de hakkıyla gezip, görüp, tanımak düşmez mi?
Beyazıt Sahaflar Çarşısı'ndan başladığınız Tarihi Yarımada gezinizde Ayasofya ve Sultanahmet'i de geçtikten sonra Eminönü'ne doğru yokuş aşağı sallandığınızda sağınızda kalır Gülhane Parkı. Girişinde ferahlatıcı bir manzara ile karşılaşırsınız.
Ama hemen manzaranın güzelliğine kapılıp gitmeyin, çünkü hemen solunuzda eskiden Alay Köşkü olarak kullanılan, günümüzde ise benzerine nadir rastlanır bir müze- kütüphaneye ev sahipliği yapan bir bina var. Onu ziyaret etmeden geçmek olmaz. Burası Ahmet Hamdi Tanpınar Müze Kütüphanesi'dir. İçinde hem Tanpınar'ın hem de pek çok farklı yazar ve şairin hayatına dair eşyalar sergilenirken aynı zamanda araştırma yapılabilecek farklı alanlardan ve dillerden kitaplar bulunur. Müze olarak da kullanıldığı için içeride kendi kitabınızla çalışamazsınız, araştırma yapacağınız kitabınızı oradan seçmelisiniz şimdiden uyarayım ama benim gibi uyanıklık yapıp ödevlerinizi bilgisayarınıza yükleyip bilgisayarınızla çalışabilirsiniz. Ziyaretçilere ilgilenen müdiresi, içeride çalınan klasik müziği, bin bir çeşit kitapları, eşsiz mimarisi ve manzarası ile sizi bir huzur yumağına dönüştürecek bu mekanı ziyaret etmelisiniz.
Tabii ki kültür gezimiz burada son bulmuyor. Parkın devamında yine hemen sol duvar bitişiğinde kalan Has Ahırlar Binası Osmanlı zamanında hayvan ahırları olarak kullanılırdı ama artık Türkiye’nin içerik bakımından benzersiz bir müzesi. Bu binalar 2008 yılında İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesi için yenilenip tahsis edilmesi için ilgili yetkililere ve azimle çalışan bir araştırmacıya ve ekibine ihtiyaç vardı. Prof. Fuat Sezgin ve ekibinin çalışmaları sayesinde müze faaliyete geçti. Müzeyi hemen önündeki yerküreden kolayca tanıyabilirsiniz. Halife Me'mun'nun 9. yy'da yaptırdığı bu yerküre günümüz Dünya haritası çizimlerine benzerliğiyle dikkat çeker. İçerik olarak yine Türkiye'de toplu halde bulamayacağınız bir içeriğe sahip olan müze, ünlü İslam bilim adamlarının kaybolmuş veya ülkemiz sınırlarında bulunmayan aletlerini, alimlerin kitaplarından faydalanarak röprodükte edilmiş halleri bulunmaktadır. Müze on farklı bilim alanını tanıtıyor. Bunları sırasıyla astronomi, saat teknolojileri, denizcilik, savaş teknolojileri, tıp, fizik, matematik ve geometri, mimari ve şehircilik, kimya ve optik olarak ele almış. Müzenin asıl anlatmak istediği ise bilimi günümüz seviyesine taşıyan tarihi serüvende Müslümanların etkisinin önemi. Eğer bilim tarihini hakkında hiçbir fikriniz yoksa sizi güzel bilgilerle donatacak bu müze bilim tarihine zaten meraklıysanız size yeterli gelmeyebilir. O halde hemen karşısındaki binada bulunan Fuat Sezgin Vakfı'na geçebilir ve oradaki hocalarla ve Bilim Tarihi bölümü öğrencileri ile birer çay eşliğinde sohbete dalabilirsiniz :)
Ayrıca park sonbahar aylarında muhteşem yaprak manzaralarına sahipken, ilkbahar aylarında ise İstanbul'un en güzel lale manzaralarına da ev sahipliği yapıyor.
Gülhane gezinizi Sarayburnu çıkışındaki deniz manzaralı kafede birer Türk kahvesi içerek taçlandırabilirsiniz. Hem bilim hem tarih ve edebiyat dolu bu geziyi yapma imkanı bulursanız lütfen deneyimlerinizi bizimle paylaşın belki bizim de gözden kaçırdığımız güzellikler vardır kim bilir?
(Eee bu yazıyı yazıp da bu şarkıyı paylaşmadan olmazdı. Bu arada Gülhane Parkı'nda ceviz ağacı olmadığı iddialarına ne diyorsunuz, var mı ceviz ağacı göreniniz?)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder